Daha önce Cennete ve Memeler ve Yumurtalar romanlarıyla tanıdığımız Mieko Kawakami, yine melankolik atmosferiyle dikkat çeken Gece Yarısı Tüm Aşıklar romanı ile karşımızda. Roman, Tokyo’da yalnız yaşayan, içedönük ve redaktörlük yaparak geçimini sağlayan Fuyuko karakterinin hikâyesini anlatıyor. Fuyuko, katıldığı bir dernekte Mitsutsuko isimli biriyle tanışır ve bu tanışıklık, onun sessiz ve depresif yaşamında önemli bir yere sahip olur. Öyle büyük olaylar ya da dönüm noktaları beklemeyin. Kawakami, karakterinin sakin ve durgun yaşamındaki depresif atmosferi ustalıkla inşa etmiş. Bu atmosfer o kadar etkileyici ki, okuru derin bir melankoliyle sarıyor ve onun iç dünyasına dair güçlü bir empati kurmasını sağlıyor.
Kadınlar Üzerindeki Toplumsal Baskılar
Kawakami’nin eserlerinde sıkça rastlanan bir tema olan Asya kültüründe kadınlar üzerindeki yaş ve güzellik baskısı, bu romanda da güçlü bir şekilde hissediliyor. Fuyuko’nun özgüvensizliği, içe kapanıklığı ve kendisinden yaklaşık 30 yaş büyük biriyle iletişim kurma çabası, okura kadın olmanın zorluklarını çarpıcı bir şekilde hissettiriyor. Japonya gibi ülkelerde yalnız bir kadın olmanın getirdiği sıkıntılar, roman boyunca belirgin bir şekilde işleniyor.
Kawakami Okumaya Başlamadan Önce
Eğer “Modum düşük, biraz keyifli bir şeyler okuyayım.” diyorsanız, bu romanı başka bir zamana saklamanızı öneririm. Yazarın üslubunu ve atmosferini daha iyi anlamak isteyenler için başlangıç kitabı olarak Memeler ve Yumurtalar daha uygun bir tercih olacaktır. Gece Yarısı Tüm Aşıklar, melankoli seven okurlar için derin bir duygusal deneyim sunarken, Kawakami’nin ustalıkla işlediği toplumsal eleştirilerle de etkileyici bir okuma vaat ediyor. Coğrafyanın kader olduğunu hissettiren bir roman arıyorsanız, bu eseri mutlaka listenize ekleyin!
Yazan: Yaprak Ataman